Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: ''Bu fiyatın altındaysa satın almayın''

İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Marka ve fiyatla. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Baya ağır cezalar uygulanıyor. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Bunlar tağşişli yağlardır. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Tüccarımız özellikle buna baktırır. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. ",. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Zeytinyağı meyve suyudur. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. Devam ettirebiliyor bu işi. Bu çok basit. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Yapıyor yani alışmış bir kere. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Bu yağlar karışıktır. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz.

Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: ''Bu fiyatın altındaysa satın almayın''

Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. ",. Bu yağlar karışıktır. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Devam ettirebiliyor bu işi. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. Bunlar tağşişli yağlardır. Marka ve fiyatla. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Zeytinyağı meyve suyudur. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Bu çok basit. Yapıyor yani alışmış bir kere. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır.