Demokrasinin güzelliği burada. Yıllar içinde oluşmuş. Hakikaten uzun saatler süren, kavgaya gürültüye zemin hazırlayan bir zemin içerisinde. 400ü bulursa doğrudan doğruya değişikliği yapar, 360la referanduma gider. 23 Nisan oturumlarına başkanlık eder, özel oturumlar olursa başkanlık eder. Bu olay olmasaydı bile gündeme getirmek herhalde TBMMnin anayasayı yeniden yapacak güce sahip olmak temel vazifelerinden. Konuşulur, hak ihlallerinin sınırlandırılması ya da yeni perspektife kavuşturulması tartışma meselesidir. Rakamı yanlış biliyor olabilirim, 165 bin bireysel başvuru dosyası var. Yarın seyahate çıkıyorum diyerek kendiliğinden oluşturulan süreç var. Bunu çözebilmek için yüzlerce AYMnin yargıç alması lazım. Herkesin anayasa teklifi olabilir; ama kimsenin anayasa dayatması sözkonusu olamaz. Her partinin siyasi atmosferinden uzak insanlar için hangi konuların önem arz ettiği, anayasal reforma ihtiyaçlar tartışıyor. ANAYASA MESELESİNİN KONUŞULACAĞI YER TÜRKİYENİN TAMAMIDIRDevlete karşı yapılan suçların davranışların ne olduğu, silah atmak, örgüt kurmak, örgüte yardım ve yataklık etmek, bunların tasrih edilmesi gerekir. Bunu çözecek olan yer siyasettir. İyi niyetle bir araya gelerek, önyargılar olmaksızın, anayasa tartışmanın doğru yöntemlerle tartışılmasıdır. Bu çok zor tabi. 31 Mart akşamına kadar bu anlamda çok sistematik değişiklikleri gündeme getirmek mümkün olmaz. Burada iyi niyetli gayret ortaya konursa ortak bir nokta ortaya konabilir. Bazıların söylediği gibi yeni bir anayasa yapamaz görüşü kabul edilemez. Türkiye uluslararası alanda çok ciddi şekilde demokratik açılım açısından eli rahatlamıştır. TBMM bu anlamda hele hele Türkiye bölücü örgütlerle mücadele ederken, çevresi terör ağlarıyla kuşatılan bir ülke olarak, 15 Temmuzda doğrudan hedef haline gelmiş devlet olarak tabii ki kendisini korur. Şu anda Meclis kapalı. Kararın Mecliste okutulmasıyla TBMMnin seyahati arasında bağlantı yoktur. Birisi yeni bir iç tüzüğe ihtiyacımız var. Oturumda olduğu bir gün tek tek milletvekili arkadaşlarımızı çağırsak. Bunların hepsi konuşuldu. AYM temel meseleleri, insan hakları ihlalleri bir şekilde gidermek, karar vermekle ilgili adım olmak yerine diyelim ki iki arsa komşusunun ihtilafları da hak ihlallerinin ele alındığı sürece geldi. Milletvekilliği düşürülmesi başka bir süreç, milletvekilinin düşmesi başka süreç. Siyaset de bütünleşik bakış açısıyla bunlar üzerinde çalışmalıdır. Yargıçlar oturup yasa yapamayacaklarına göre. TÜRKİYEDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE HAYATİ İHTİYAÇ VARDIRAnayasa Mahkemesi nasıl kara verecek? Süreç nasıl işleyecek? Yapılan başvuruları hangi zaman aralığında gündeme alacak? Bunları göreceğiz. Hiç kimsenin yüzde 100 söylediği kural olarak ortaya çıkmaz ki. Türkiyede kronikleşmiş olan birtakım meselelerde adım atmamızın zaruri olduğuna inanıyorum. Bana anayasanın çizdiği tarafsızlıkla söyleyebilirim. Biz bireysel yargılama meselesine yeni çerçeve getirelim demek, kategorik olarak şu tarafta olmak değildir. Olağanüstü bir yük var. ",TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Anayasa'ya aykırı kararın Meclis'te okutulmasını savundu. Hiçbir parti tek başına 360 almadığına göre bu bile bir uzlaşıyı gerektiriyor. Uzlaşamayız derseniz uzlaşma kapısını açamayız. Ben mahkemede hakkımı alamadım diyor ve başvuruyor AYMye. Sonunda da bu kararın, bilgilendirme amacıyla okundu dedi. Gönlümüz arzu eder ki 600le çıksın. Hiçbir partinin anayasası olmaz, milletin anayasası olur. YENİ ANAYASAYI MECLİS YAPARBunların üzerinde tartışmak, konuşmak. Can Atalayın kimliğini bir tarafa bırakarak konuşmak gerekirse. Hukuki bir ihtilafın TBMMnin taraf olmaması için tavır izlendi. Gerçekten son derece haksız, mesnetsiz bir suçlamadır. Ne zaman TBMMnin Bahreyn ziyareti aylar öncesi bellidir. TBMMnin açılışında, bütçe görüşmelerinde ilk ve son gün başkanlık eder. Burada görüş farklılıkları var. Geçmiş dönemlerde de bu şekilde doğrudan mahkemenin, Yargıtayın kararıyla düşürüldüğü vakalar var. Çok büyük kısmının evet yeni bir anayasaya ihtiyacımız var dediğini biliyoruz. Zaten teamülde Meclisin normal işleyişinde başkanlık etmesi sözkonusu değildir. Aldığım ilk izlenimler TBMM çatısı altında siyasi partilerin bu konuyu seçimden sonra sıcak bakacağı yönünde görüşe sahibim. Anayasa meselesinin konuşulacağı yer Türkiyenin tamamıdır. Ama isterse her oturuma başkanlık edebilir. ",. Sonunda Anayasanın amir hükmü gereğince kesinleşmiş yargı hükmünün Mecliste okunmasının zarureti var. Bu anlamda uzlaşı zemini aramaya başlayınca, partilerin kabul edilemeyecek tekliflerini onlar da görecektir. Ortaya konulan hiçbir kural sonuna kadar devam etmeyebilir. KARARIN MECLİSTE OKUTULMASIYLA TBMMNİN SEYAHATİ ARASINDA BAĞLANTI YOKTURTBMM Başkanlığı olarak yaptığımız bir sürü yurt dışı seyahat var. Sonuçta bir aritmetik var. Zaten demokrasi böyle bir şey. Kurtulmuş, Can Atalay'ın vekilliğin düşürülmesi teamüllere tamamen uygun. Sonunda da bu kararın, bilgilendirme amacıyla okundu dedi. Bunu bütünleşik yargı sistemi ile ele alınması lazımdır. Ciddi bir müktesabatımız var. Bu mesele bir anlamda siyasetin çözeceği alandır. Hem sürecin tamamlanması hem de ola ki, yeni bir hak ihlali kararı verilirse yerel mahkemenin uyma ihtimali dolayısıyla bir süre beklettik. Anayasa bunu yasalara izafe ediyor. Bunlardan birisi de Meclis Başkanının hangi oturumlara başkanlık edeceğiz. 360-400 aritmetiği var. Belki komisyon üzerinden bu çalışmaları sürdürmek doğru yöntemdir. Burada Yargıtay da kendi yetkilerini kullanırken ilgili anayasada yetkilerini kullanarak süreci oluşturuyor. Burada Meclisin teamüllerine uygun şekilde süreç işletilmiştir. 360ı bulmak bile bugünkü parlamentoda bir uzlaşıyı gerektiriyor. Her açıdan normal, teamüllere, usule uygun bir çalışma yürütülmüştür. Meclis Başkanı olarak şuna dikkat ettim, iki yargı kurumunda ihtilafta TBMMnin taraf olmaması için böyle bir yol izlendi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Anayasaya aykırı kararın Mecliste okutulmasını savundu. Hukuk camiamız, sivil toplumuz, herkese uygun mekanizmalar kurularak görüşlerini almaktır. YARGI YÜKÜ ORTAYA ÇIKIYORSA BUNU DEĞERLENDİRMEK SİYASETİN MESELESİDİRAnayasa Mahkemesinin bireysel başvuru meselesi son yıllarda kabul edilmiş bir şeydir. Türkiyede anayasa değişikliğine hayati ihtiyaç vardır. İki yargı kurumu açısından içtihat, görüş farklılıkları ortaya çıktı. maddesindeki devlete karşı davranışlar konusunun sarih ve açık bir hale getirilmesidir. Ondan sonra yöntem bulunur. Örneğin Anayasanın 14. Hakikaten az görülür bir mesele ortaya çıktı. Bugün belki 94 maddede uzlaşılabilecek. Habertürkte canlı yayına katılan Kurtulmuş, Can Atalayın vekilliğin düşürülmesi teamüllere tamamen uygun. Burada kesinleşmiş mahkeme kararının sadece Mecliste okutulması, daha doğrusu Meclisin bilgilendirilmesi zaruri bir adımdır. Özellikle seçilmişlerin hakkını hukukunu koruyan yeni bir anlayış içerisinde ele alınması gerekir. Can Atalayın bu kararıyla ilgili süreçte öncelikle, birinci aşamada biz Meclis Başkanlığı olarak beklettik. Teamül, yazılı olmayan kurallardır. Zaten nöbetçi Meclis Başkanvekili arkadaşımız kimse onu okutacaktır. Aylar öncesinde hazırlanarak, tarih aralıkları belirlenerek titiz çalışma sonrası bu seyahatler belirleniyor. Bugün uygulamada karşımıza yargı yükü ortaya çıkıyorsa bunu değerlendirmek siyasetin meselesidir. Birtakım partizan yaklaşımları bir tarafa bırakarak. Bu işin doğru zemini TBMMdir. ÖNYARGISIZ MASAYA OTURULMALIÖnce herkesin önyargısız şekilde masaya gelmesi lazımdır. SÜREÇ TEAMÜLLERE TAMAMEN UYGUN YÜRÜTÜLDÜKurtulmuşun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:Teamüllere tamamıyla uygun bir uygulama yapılmıştır. Niye hak ihlali için insanlar oraya müracaat ediyor. İstinaflarla ilgili beklentilerin karşılanmamış olması var. 12 Eylül Anayasası erkler arasındaki tanımları zaman zaman muğlak hale getirerek, bazı potansiyel tartışma alanları bünyesinde barındıran anayasa. Bir fezlekenin gelmesiyle milletvekilliğinin düşürülmesi. Hukuki bir ihtilafın TBMM'nin taraf olmaması için tavır izlendi. Ben hep şunu söyledim; genellikle tekil olayların üzerinde yoğunlaşarak, o günkü aktüel tarafları üzerinden siyasi tartışma haline getirmeyi maalesef başarıyoruz. Samimi olarak yaklaşılırsa bu konudaki tartışma alanlarının ortadan kaldırılacağını düşünüyorum. Yüzlerce toplantı yapılmış. 64 madde üzerinde partilerin uzlaştığı anayasa teklifi var.
Milletvekilliği düşürülmesi başka bir süreç, milletvekilinin düşmesi başka süreç. Bunu bütünleşik yargı sistemi ile ele alınması lazımdır. Hukuki bir ihtilafın TBMM'nin taraf olmaması için tavır izlendi. Sonuçta bir aritmetik var. Sonunda da bu kararın, bilgilendirme amacıyla okundu dedi. Siyaset de bütünleşik bakış açısıyla bunlar üzerinde çalışmalıdır. 400ü bulursa doğrudan doğruya değişikliği yapar, 360la referanduma gider. Kurtulmuş, Can Atalay'ın vekilliğin düşürülmesi teamüllere tamamen uygun. Herkesin anayasa teklifi olabilir; ama kimsenin anayasa dayatması sözkonusu olamaz. KARARIN MECLİSTE OKUTULMASIYLA TBMMNİN SEYAHATİ ARASINDA BAĞLANTI YOKTURTBMM Başkanlığı olarak yaptığımız bir sürü yurt dışı seyahat var. Olağanüstü bir yük var. Bazıların söylediği gibi yeni bir anayasa yapamaz görüşü kabul edilemez. Ortaya konulan hiçbir kural sonuna kadar devam etmeyebilir. Biz bireysel yargılama meselesine yeni çerçeve getirelim demek, kategorik olarak şu tarafta olmak değildir. Rakamı yanlış biliyor olabilirim, 165 bin bireysel başvuru dosyası var. Türkiye uluslararası alanda çok ciddi şekilde demokratik açılım açısından eli rahatlamıştır. Hukuk camiamız, sivil toplumuz, herkese uygun mekanizmalar kurularak görüşlerini almaktır. Oturumda olduğu bir gün tek tek milletvekili arkadaşlarımızı çağırsak. Geçmiş dönemlerde de bu şekilde doğrudan mahkemenin, Yargıtayın kararıyla düşürüldüğü vakalar var. ÖNYARGISIZ MASAYA OTURULMALIÖnce herkesin önyargısız şekilde masaya gelmesi lazımdır. Bu çok zor tabi. Konuşulur, hak ihlallerinin sınırlandırılması ya da yeni perspektife kavuşturulması tartışma meselesidir. İyi niyetle bir araya gelerek, önyargılar olmaksızın, anayasa tartışmanın doğru yöntemlerle tartışılmasıdır. Bana anayasanın çizdiği tarafsızlıkla söyleyebilirim. Bunlardan birisi de Meclis Başkanının hangi oturumlara başkanlık edeceğiz. Zaten teamülde Meclisin normal işleyişinde başkanlık etmesi sözkonusu değildir. Sonunda da bu kararın, bilgilendirme amacıyla okundu dedi. Çok büyük kısmının evet yeni bir anayasaya ihtiyacımız var dediğini biliyoruz. Ondan sonra yöntem bulunur. AYM temel meseleleri, insan hakları ihlalleri bir şekilde gidermek, karar vermekle ilgili adım olmak yerine diyelim ki iki arsa komşusunun ihtilafları da hak ihlallerinin ele alındığı sürece geldi. Uzlaşamayız derseniz uzlaşma kapısını açamayız. Bir fezlekenin gelmesiyle milletvekilliğinin düşürülmesi. ",. Demokrasinin güzelliği burada. Bunu çözebilmek için yüzlerce AYMnin yargıç alması lazım. Burada görüş farklılıkları var. Örneğin Anayasanın 14. TÜRKİYEDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE HAYATİ İHTİYAÇ VARDIRAnayasa Mahkemesi nasıl kara verecek? Süreç nasıl işleyecek? Yapılan başvuruları hangi zaman aralığında gündeme alacak? Bunları göreceğiz. maddesindeki devlete karşı davranışlar konusunun sarih ve açık bir hale getirilmesidir. Bunların hepsi konuşuldu. Türkiyede kronikleşmiş olan birtakım meselelerde adım atmamızın zaruri olduğuna inanıyorum. Bunu çözecek olan yer siyasettir. Ciddi bir müktesabatımız var. Aylar öncesinde hazırlanarak, tarih aralıkları belirlenerek titiz çalışma sonrası bu seyahatler belirleniyor. Hukuki bir ihtilafın TBMMnin taraf olmaması için tavır izlendi. Hem sürecin tamamlanması hem de ola ki, yeni bir hak ihlali kararı verilirse yerel mahkemenin uyma ihtimali dolayısıyla bir süre beklettik. Yüzlerce toplantı yapılmış. 360ı bulmak bile bugünkü parlamentoda bir uzlaşıyı gerektiriyor. ANAYASA MESELESİNİN KONUŞULACAĞI YER TÜRKİYENİN TAMAMIDIRDevlete karşı yapılan suçların davranışların ne olduğu, silah atmak, örgüt kurmak, örgüte yardım ve yataklık etmek, bunların tasrih edilmesi gerekir. Sonunda Anayasanın amir hükmü gereğince kesinleşmiş yargı hükmünün Mecliste okunmasının zarureti var. Bu mesele bir anlamda siyasetin çözeceği alandır. Gerçekten son derece haksız, mesnetsiz bir suçlamadır. Hakikaten uzun saatler süren, kavgaya gürültüye zemin hazırlayan bir zemin içerisinde. Can Atalayın kimliğini bir tarafa bırakarak konuşmak gerekirse. YARGI YÜKÜ ORTAYA ÇIKIYORSA BUNU DEĞERLENDİRMEK SİYASETİN MESELESİDİRAnayasa Mahkemesinin bireysel başvuru meselesi son yıllarda kabul edilmiş bir şeydir. Bu olay olmasaydı bile gündeme getirmek herhalde TBMMnin anayasayı yeniden yapacak güce sahip olmak temel vazifelerinden. Can Atalayın bu kararıyla ilgili süreçte öncelikle, birinci aşamada biz Meclis Başkanlığı olarak beklettik. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Anayasaya aykırı kararın Mecliste okutulmasını savundu. TBMMnin açılışında, bütçe görüşmelerinde ilk ve son gün başkanlık eder. TBMM bu anlamda hele hele Türkiye bölücü örgütlerle mücadele ederken, çevresi terör ağlarıyla kuşatılan bir ülke olarak, 15 Temmuzda doğrudan hedef haline gelmiş devlet olarak tabii ki kendisini korur. Ne zaman TBMMnin Bahreyn ziyareti aylar öncesi bellidir. SÜREÇ TEAMÜLLERE TAMAMEN UYGUN YÜRÜTÜLDÜKurtulmuşun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:Teamüllere tamamıyla uygun bir uygulama yapılmıştır. Burada kesinleşmiş mahkeme kararının sadece Mecliste okutulması, daha doğrusu Meclisin bilgilendirilmesi zaruri bir adımdır. Hiçbir partinin anayasası olmaz, milletin anayasası olur. Hakikaten az görülür bir mesele ortaya çıktı. Bu işin doğru zemini TBMMdir. 31 Mart akşamına kadar bu anlamda çok sistematik değişiklikleri gündeme getirmek mümkün olmaz. 12 Eylül Anayasası erkler arasındaki tanımları zaman zaman muğlak hale getirerek, bazı potansiyel tartışma alanları bünyesinde barındıran anayasa. Belki komisyon üzerinden bu çalışmaları sürdürmek doğru yöntemdir. Bu anlamda uzlaşı zemini aramaya başlayınca, partilerin kabul edilemeyecek tekliflerini onlar da görecektir. Niye hak ihlali için insanlar oraya müracaat ediyor. Burada iyi niyetli gayret ortaya konursa ortak bir nokta ortaya konabilir. ",TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Anayasa'ya aykırı kararın Meclis'te okutulmasını savundu. 23 Nisan oturumlarına başkanlık eder, özel oturumlar olursa başkanlık eder. Aldığım ilk izlenimler TBMM çatısı altında siyasi partilerin bu konuyu seçimden sonra sıcak bakacağı yönünde görüşe sahibim. YENİ ANAYASAYI MECLİS YAPARBunların üzerinde tartışmak, konuşmak. Yarın seyahate çıkıyorum diyerek kendiliğinden oluşturulan süreç var. Yıllar içinde oluşmuş. Meclis Başkanı olarak şuna dikkat ettim, iki yargı kurumunda ihtilafta TBMMnin taraf olmaması için böyle bir yol izlendi. Şu anda Meclis kapalı. Birisi yeni bir iç tüzüğe ihtiyacımız var. Zaten nöbetçi Meclis Başkanvekili arkadaşımız kimse onu okutacaktır. 64 madde üzerinde partilerin uzlaştığı anayasa teklifi var. Ama isterse her oturuma başkanlık edebilir. Burada Yargıtay da kendi yetkilerini kullanırken ilgili anayasada yetkilerini kullanarak süreci oluşturuyor. Habertürkte canlı yayına katılan Kurtulmuş, Can Atalayın vekilliğin düşürülmesi teamüllere tamamen uygun. Ben mahkemede hakkımı alamadım diyor ve başvuruyor AYMye. Kararın Mecliste okutulmasıyla TBMMnin seyahati arasında bağlantı yoktur. Samimi olarak yaklaşılırsa bu konudaki tartışma alanlarının ortadan kaldırılacağını düşünüyorum. Gönlümüz arzu eder ki 600le çıksın. Her partinin siyasi atmosferinden uzak insanlar için hangi konuların önem arz ettiği, anayasal reforma ihtiyaçlar tartışıyor. Bugün uygulamada karşımıza yargı yükü ortaya çıkıyorsa bunu değerlendirmek siyasetin meselesidir. Bugün belki 94 maddede uzlaşılabilecek. 360-400 aritmetiği var. Her açıdan normal, teamüllere, usule uygun bir çalışma yürütülmüştür. Anayasa meselesinin konuşulacağı yer Türkiyenin tamamıdır. Yargıçlar oturup yasa yapamayacaklarına göre. Türkiyede anayasa değişikliğine hayati ihtiyaç vardır. Teamül, yazılı olmayan kurallardır. Özellikle seçilmişlerin hakkını hukukunu koruyan yeni bir anlayış içerisinde ele alınması gerekir. İstinaflarla ilgili beklentilerin karşılanmamış olması var. Burada Meclisin teamüllerine uygun şekilde süreç işletilmiştir. Zaten demokrasi böyle bir şey. Hiçbir parti tek başına 360 almadığına göre bu bile bir uzlaşıyı gerektiriyor. Hiç kimsenin yüzde 100 söylediği kural olarak ortaya çıkmaz ki. Anayasa bunu yasalara izafe ediyor. Ben hep şunu söyledim; genellikle tekil olayların üzerinde yoğunlaşarak, o günkü aktüel tarafları üzerinden siyasi tartışma haline getirmeyi maalesef başarıyoruz. İki yargı kurumu açısından içtihat, görüş farklılıkları ortaya çıktı. Birtakım partizan yaklaşımları bir tarafa bırakarak.